Bebeklerde İlk 1000 Gün Çok Önemli
Büyüme ve gelişmenin çok hızlı olduğu bir dönem olması açısından İlk 1000 gün, bebeğin hayat serüveninde son derece önemlidir.
Peki aynı zamanda ilk 1000 gün neyi ifade ediyor, başka hangi faktörlerden dolayı önemlidir ve bu dönemde özellikle nelere dikkat edilmelidir sorularını İlk 1 Liv Hospital Çocuk Endokrinolojisi ve Metabolizma Hastalıkları, Prof. Dr. Cengiz Kara yanıtladı.
“İlk 1000 gün” gebeliğin başlangıcından bebeğin ikinci doğum yıldönümüne kadar olan süreyi tanımlayan ve giderek yaygınlaşan bir terimdir. Gebeliğin 270 günü ile doğum sonrası ilk 730 günün toplamını ifade eder.
Günümüzde çocuk ve toplum sağlığını iyileştirmek için hassas bir dönem, bir “fırsat penceresi” olarak değerlendirilmektedir.
İlk 1000 gündeki olumsuz olayların yaşam boyu süren zararlı etkileri “metabolik programlama” ile açıklanmaktadır. Doğum öncesi ve sonrası dönemlerde beslenme ve büyüme-gelişme ile ilgili sorunlar hücrelerin ve organların gelişimine etki ederek vücut yapısını değiştirir,
fizyolojik sistemin ayarını bozar ve düzenleyici mekanizmalarda dengesizlik yaratır. Endokrin ve metabolik yanıtlardaki değişikliklere genlerin çalışma düzenini değiştiren ‘epigenetik etkiler’ de eşlik eder ve böylece ömür boyu sürebilen ve hatta sonraki kuşaklara da aktarılabilen zararlı etkiler ortaya çıkar.
Hastalıkların temeli ilk 1000 günde atılır
İlk 1000 günde yaşanan ve etkileri hayat boyu süren olumsuz olayları önleyerek bireyleri ve toplumu obezite ve yol açtığı ölümcül hastalıklardan korumak mümkündür.
Obezite doğum öncesi ve erken süt çocukluğunda programlanabildiği için koruyucu önlemler gebelik öncesi, gebelik sırası ve tüm erken çocukluk çağı boyunca uygulanmalıdır.
Obezite ve metabolik sendromu önlemek için ilk 1000 günde yapılması gerekenler
- Gebelikten önce annenin vücut kitle endeksi normal hale getirilmeli, fazla kilolu anne adayları zayıflamalı, zayıf olanlar da kilo alarak ideal vücut ağırlığına ulaşmalıdır.
- Gebelik ve emzirme döneminde sigara içilmemelidir.
- Gebelikte vücudun kaldırılabileceği ölçüde egzersizlere devam edilmeli, fazla kilo almaktan kaçınılmalıdır.
- Gebelik diyabeti olanlarda sıkı şeker kontrolü sağlanmalıdır.
- Düşük doğum ağırlığı ile doğan bebeklerde hızlı kilo alımından kaçınılmalı, yakalama büyümesinin 1-2 yaşa kadar yavaş tempoda gerçekleşmesi sağlanmalıdır.
- Doğum sonrasında bebekler 6 ay sadece anne sütü ile beslenmeli ve 2 yaşına kadar emzirmeye devam edilmelidir.
- Katı besinler ve şekerli içeceklerin başlanması ertelenmelidir. Özellikle, anne sütü verilemediği için mama ile beslenenlerde katı gıdalara erken başlanmamalıdır.
- Bebek doyduktan sonra öğünü bitirmek için zorlanmamalıdır.
Bebeklikte yüksek protein alımı kısıtlanmalıdır. Anne sütü alamayan bebeklerde düşük protein içerikli mamalar tercih edilmelidir.- İnek sütünün protein yoğunluğu yüksektir ve bebeklere ilk yıl verilmemelidir.
- Obez anne bebeklerinin büyümesi yakın izlenmelidir. Hızlı kilo alımı varsa emzirme düzeni kontrol altına alınmalıdır. Ek besine geçiş döneminde enerji yoğunluğu düşük gıdalar seçilmelidir.
Sonuç olarak, ilk 1000 gün sağlıklı beslenme ve gelişimi sağlamaya yönelik, yaşam boyu fayda sağlayacak müdahalelerin hayata geçirilmesi için önemli bir dönemdir.
Ebeveynler, hekimler ve diğer sağlık çalışanları ilk 1000 gün kavramının farkında olarak, doğru önlemler ve zamanında müdahaleler ile çocuğun gelecekte sağlıklı ve üretken bir yaşam sürme şansını artırabilir.
Hiç yorum yok