DİYABET HAKKINDA DOĞRU SANILAN 14 YANLIŞ!
Tip 2 diyabet dünyada görülme sıklığı en hızlı artan hastalıklardan
biri. Dünya Diyabet Federasyonu’nun verilerine göre; dünyada 425 milyon
diyabetli hasta var ve bu rakamın 2045’te 630 milyona çıkması
bekleniyor.
Türkiye, 7 milyon diyabet hastası ile Avrupa’da Rusya ve
Almanya’dan sonra 3. sırada yer alıyor. Bu hızlı artışın temel sebebi
ise modern yaşamın getirdiği azalan günlük hareket ve egzersiz miktarı
ile giderek artan sağlıksız beslenmenin yol açtığı obezitedeki artış.
Aslında yaşam tarzında yapılacak olan iyileştirmeler diyabeti
geciktirebiliyor, hatta önleyebiliyor. Ancak diyabet hakkında toplumda
doğru sanılan yanlış bilgiler ve bu yönde hareket edilmesi nedeniyle
hastalığın tanısı geç konabiliyor, tedavide hedefe ulaşılamıyor ve
diyabetin yol açtığı kalp ile damar hastalıkları, görme kaybı, böbrek
hastalığı ve ayak yaraları gibi olumsuzluklar artabiliyor.
Peki
hastaların hayatını zorlaştıran bu hatalı bilgiler neler? Acıbadem Fulya Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Prof. Dr. Rüştü Serter diyabet hakkında doğru sanılan 14 yanlış bilgiyi anlattı, önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.
Yanlış: Açlık şekeri normalse diyabet yoktur
Doğrusu:
Diyabet tanısı, açlık şekerinin 125 mg/dl üzerinde olması veya tokluk
şekerinin 200 mg/dl üzerinde olmasıyla konuyor. Toplumdaki yaygın
inanışın aksine açlık şekeri yükselmemiş olan birçok kişinin tokluk
şekerleri anormal düzeylerde, hatta diyabet seviyesinde olabiliyor.
Yanlış: Şeker yükleme testi zararlıdır
Doğrusu:
Şeker yükleme testi; açlık şekeri normal olup tokluk şekerleri yüksek
olan ve henüz tanı konmamış diyabetli kişilerin tespitini sağlıyor. “Bu
nedenle şeker yükleme testi tüm dünyada yaygın olarak kullanılan çok
değerli bir tanı aracıdır” diyen Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı
Prof. Dr. Rüştü Serter sözlerine şöyle devam ediyor:
“Bu test glukoz
intoleransı ve gizli diyabetlilerin ortaya çıkarılmasında ve erken
tedaviye alınmasında önemli rol oynuyor. Zararlı olan tek şey mevcut
şekeri yüksek olan kişilere ekstradan şeker verilmesidir.
Bunu önlemek
için de her testin başlangıcında açlık şekeri ölçülüyor ve 125 mg/dl
üzerinde bulunursa diyabet tanısı konarak şeker yükleme testi iptal
ediliyor”
Yanlış: Diyabet şişmanlatır
Doğrusu:
Vücudun enerji kaynağı olan glukoz (şeker) tip 2 diyabette insülin
direncinden dolayı kaslar tarafından yeteri kadar kullanılamıyor ve
kanda şeker yükseliyor. Kaslar gelişemiyor, öte yandan kanda belli
seviyenin üzerine çıkan glukoz idrarla atılmaya başlıyor.
Bu şekilde
vücudun enerji kaynağı kullanılamadan atılıyor ve bu enerji kaybı
zayıflamaya yol açıyor. Dolayısıyla kan şekeri yüksek olan diyabetik
hastalar yaygın inanışın zayıflamaya başlıyor. Öte yandan şişmanlık ise
tip 2 diyabete yol açan en önemli nedenlerden birini oluşturuyor.
Yanlış: Tip 2 diyabet yaşlılık hastalığıdır
Doğrusu:
Tip 2 diyabet bugün yaygınlaşmasının yanı sıra giderek daha genç
hastalarda görülmeye başlandı ve orta yaş hastalığı haline geldi. Bundan
40 yıl önce ‘çocuklarda görülmez’ denen tip 2 diyabete artık obezite
sorunu yaşayan çocuklarda bile rastlanabiliyor.
Yanlış: Çok şeker yemek diyabete yol açar
Doğrusu:
Glukoz (şeker) vücudun enerji kaynağıdır ve karbonhidratlarda
bulunuyor.“Çok şeker tüketilmesi aşırı kalori alımına, dolayısıyla
obeziteye yol açıyor. Obezite ise tip 2 diyabetin en önemli sebebi ve
genetik yatkınlığı olan kişilerde bu risk daha da yükseliyor” uyarısında
bulunan Prof. Dr. Rüştü Serter, “Kişi sağlıklı yaşıyor, egzersiz
yapıyor ve ideal kilosunu koruyorsa çok şeker yemekle diyabet olmak
neredeyse imkansızdır” diyor.
Yanlış: Diyabet hastalığı engellenemez
Doğrusu:
Yapılan çalışmalar sağlıklı beslenme ve günlük egzersiz ile vücut
yağının normal,metabolizmanın ise aktif tutulması halinde diyabet
gelişiminin geciktirilebileceğini, hatta diyabetin engellenebileceğini
ortaya koyuyor. Ancak aileden gelen genetik eğilim ne kadar güçlü ise
diyabetin engellenmesi o kadar güçleşiyor.
Yanlış: Diyabet hastası egzersiz yapmamalı
Doğrusu:
Sanılanın aksine düzenli egzersiz insülin direncini azaltıyor, kan
şekerini, kan basıncını, kolesterolü ve vücut yağını düşürüyor ve bu
sayede diyabetin kontrolüne katkıda bulunuyor.
Endokrinoloji ve
Metabolizma Uzmanı Prof. Dr. Rüştü Serter diyabet
tedavisinin ilk basamağının diyet ve düzenli egzersizden oluştuğuna
dikkat çekerek şunları söylüyor: “Ancak egzersizle kan şekerinde düşme
olabileceği için hastaların doktorlarına başvurarak egzersiz öncesi
küçük bir atıştırmanın gerekliliği konusunda bilgi almaları
gerekiyor.
Öte yandan ilerlemiş diyabette kalp damar hastalıkları, sinir
sistemi bozuklukları, görme problemleri ortaya çıkabiliyor ve egzersizle
bazı olumsuzlukların gelişmesine sebep olabiliyor. Bu nedenle diyabetik
hastaların doktorlarından egzersiz için onay almaları gerekiyor”
Yanlış: Diyabet diyeti şeker yememekten ibarettir
Doğrusu:Beslenme
ile alınan her kalori doğrudan veya dolaylı yoldan kan şekerini
yükseltebiliyor. Kan şekerini doğrudan yükselten sofra şekerinden uzak
durmak önemliyse de diğer besin ögelerinden alınan aşırı kalorilerin
vücutta şekerin yükselmesine yol açması da engellenmeli.
Bu sebeple
diyabet diyetleri sofra şekerinin olmadığı, diğer gıdaların miktarının
ise hastanın ihtiyacına göre ayarlandığı sağlıklı besinlerden oluşuyor.
Yanlış: Diyabet hastaları meyve yememeli
Doğrusu:
Meyveler karbonhidrat, dolayısıyla meyve şekeri içeriyorlar. Tatlı ve
ekşi meyvelerdeki şeker düzeyleri benzerdir. Sağlıklı besinler olan
meyveler vitaminler ve lifler içeriyor, bu sayede karbonhidratların
olumsuz şeker yükü dengeleniyor.
Ancak meyveler aşırı tüketildiklerinde
kan şekerini yükseltebiliyorlar. Bu sebeple diyabetik diyette günlük
meyve vardır ama miktarı kısıtlıdır. Meyve suyu ise lif içermediği için
kan şekerini kolay yükseltebiliyor ve diyabetik hastalara önerilmiyor.
Yanlış: Tarçın, kuşburnu, limon kan şekerini düşürüyor
Doğrusu: Bunlar ve benzeri bitkisel ürünlerin kan şekerini anlamlı düzeylerde düşürebildiğine dair hiç bir bilimsel kanıt yoktur.
Yanlış: Bal diyabetli hastalara dokunmaz
Doğrusu: Her türlü bal şeker içeriyor ve kan şekerini yükseltiyor.
Yanlış: Diyabette şekeri düşürmek için aç kalmak faydalıdır
Doğrusu:
Diyabette tedavi hastanın günlük ihtiyacını karşılayacak ve ideal
kilosunda kalmasını sağlayacak miktarda sağlıklı kaloriyi alması ve
bununla beraber kan şekerinin ilaçlarla kontrol altında tutulmasından
oluşuyor.
Aşırı kalori alımı ile kan şekeri nasıl yükseliyorsa aç
kalınca da kan şekeri tehlikeli bir şekilde düşebiliyor.
Yanlış: Şeker normal değerlere düşünce ilaç kesilir
Doğrusu:
Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Prof. Dr. Rüştü Serter diyabet
tedavisinde ilaçlar ve insülinin kullanıldıkları sürece etkili
olduklarına dikkat çekerek, “İlaçlar günlük beslenme programıyla uyum
içerisinde düzenli ve sürekli kullanılmazlarsa kan şekeri tekrar
yükseliyor veya dalgalanıyor.
Bu nedenle tedavinin şeker normale dönse
bile devam etmesi çok önemli” diyor.
Yanlış: İnsülin tedavisi bağımlılık yapar
Doğrusu:
Prof. Dr. Rüştü Serter insülinin kan şekerini düşürmekte çok etkili ve
sağlıklı bir tedavi aracı olduğunu vurgulayarak, “Ancak insülinin
bilinçli ve düzenli olarak öğünlerle uyumlu kullanılması gerekiyor.
Hastanın kilo vermesi, aşırı stres faktörünün ve enfeksiyonun ortadan
kalkması veya benzeri durumlarda kan şekerleri düşüyor ve kontrol daha
hafif ilaçlarla sağlanabiliyor. Bu gelişmelerde doktor insülin
tedavisini sonlandırıyor”
DİYABET HAKKINDA DOĞRU SANILAN 14 YANLIŞ!
Reviewed by gastronotunmutfagi
on
Kasım 19, 2019
Rating:
Reviewed by gastronotunmutfagi
on
Kasım 19, 2019
Rating:



Hiç yorum yok