Murat Bozok
MURAT BOZOK
ROCK STAR ŞEFLER ÇAĞINDA YAŞIYORUZ.
Günümüzün en havalı, en seksi, en yaratıcı ve en popüler mesleklerin başında “şef” olmak geliyor ve ünlü şefler adeta rock yıldızlarıyla yarışıyor. Time Dergisi’ne kapak olup “Dünyadaki En Etkili 100 Kişi” arasına giriyorlar mesela.
Öte yandan bu yalnızca aşçılığın dışarıdan görünen yüzü; buzdağının ışıldayan tepesi. Altında ise karanlık ve buz gibi sular var. Aşağıda uzun, ince ve engebelerle dolu bu yola çıkmaya hazırlananlara ışık tutacak birkaç dost tavsiyesi bulacaksınız.
■ Buzdağı nın görünmeyen yüzü
Hayatınızı değiştirip, aşçı olmaya karar vermek üzereyseniz, bu radikal kararı vermeden önce mutlaka bir yerlerde çalışın. Gerekiyorsa bu süreçte hiçbir ücret talep etmeyin.
Aşçılık dışarıdan oldukça keyifli gözüken, zorluklarını ancak girdikten sonra idrak edebileceğiniz bir meslek. Uzun çalışma saatleri, son derece stresli bir ortam, antisosyal bir yaşam biçimi sizi ilk bekleyenler. Bu işin size göre olup olmadığını önceden iyice bir tartın.
■ Yolu kısaltmak için okula gidin
Aşçılık eğitimi almak, kariyer yolunda adımlarınızı hızlandıracaktır. Şart değildir ama mutlak faydası vardır. Doğru aşçılık okulu seçiminde, okulun eğitim sonrasında sizi nereye taşıdığı kanımca en belirleyici unsurdur.
Bir başka deyişle aşçılık okulu amaç değil, araçtır. Mezuniyet sonrasında kaliteli staj ve iş imkânları sunan okullar da bu araçların en iyisidir.
Eğer maddi şartlarınız uygunsa, yurtdışında kalite bir okulda okumak sizi bir adım öne taşıyacaktır. (Bu okullar sonrasında yurtdışında kaliteli mekânlarda çalışma imkânı da sunuyor.)
■ Doğru yerde başlamak önemlidir
Ülkemizde yeme-içme sektöründeki en büyük eksikliklerden biri bence, okul sonrasında çalışılabilecek doğru düzgün restoranların sayısının iki elin parmaklarını geçmemesi.
Başlı başına bir okul gibi prensip ve standartları olan, servis ve mutfağıyla işini ciddiye alan bu öğretici mekânlarda çalışmak, kariyer adına çok önemli.
Böyle lokantalarda hem işin başındaki şeften, hem de ekipteki diğer elemanlardan öğreneceğiniz birçok beceri ve bilgi var.
■ İş etiğini unutmayın
Restoran dünyasının çok küçük olduğunu asla unutmayın. CV’nizde kısa sürelerle çalışıp ayrıldığınız sayısız lokanta varsa, bir süre sonra hiçbir yerde işe giremeyeceğinizi unutmayın.
Her restoran size göre olmayabilir ve işten çıkmanız en doğal hakkınızdır elbette ama mümkün olduğunca iyi şartlarda ve referans alarak ayrılmaya özen gösterin.
Çalışma arkadaşlarınızla iyi bir network kurmaya dikkat edin. İleride bu arkadaşlıklarınız mutlaka size yardımcı olacaktır.
■ Yeni bir dil bazen bir aşçı demektir
Yeme-içme konusunda dünyada büyük bir devinim var. En az bir yabancı dil bilip dünyada olan biteni takip etmek çok önemli. Ülkemizde gastronomi konusunda kaliteli kitap ve dergilerin sayısının sınırlı olduğu söylenebilir.
Ayrıca günümüzde sosyal medyanın etkisi tartışılmaz. Kendini geliştirmek ve gelişmeleri takip etmek, sıradan olmamak için yabancı dil çok önemli...
■ Kendi kültürünüzü öğrenin
Kendi öz değerlerimizi bilmek de büyük bir erdemdir. Sonuçta farklı kültürlerin harmanı olan çok lezzetli yemeklerimiz var. Bana soracak olursanız, kendi kültürünü tanımayan bir aşçının başka kültürleri derinlemesine kavraması asla mümkün değil.
Bir tavsiyem de sık dışarı çıkmanız, başka lokantalarda yemek yemeniz. Yurtiçinde ve yurtdışında farklı restoranlarda yemek yemenin vizyon kazanmak için çok önemli olduğunu unutmayın.
Bunu yaptığınızda başkalarının doğrularını ve hatalarını görecek, bunlardan kendi adınıza ders çıkartabileceksiniz.
■ Jilet gibi kıyafetler tertemiz mutfaklar
Kılık kıyafetiniz jilet gibi, çalıştığınız restoran ve elbette mutfağınızsa tertemiz olsun. Bu sizin imajınız için tahmin ettiğinizden de büyük bir önem taşır.
Bir de iki eliniz kanda olsa günlük tutun. Bu, sadece tarifleri ve teknikleri hatırlamanızı sağlamayacak, aynı zamanda onları daha etkili bir şekilde öğrenmenize ve yaptıklarınız üzerinde düşünmenize de yardımcı olacak.
Ayrıca bu işi bir ömür boyu yapmaya kararlıysanız, birkaç iyi bıçağınızın ve temiz şef ceketlerinizin olmasına özen gösterin.
Restoran sahibi olacaksanız, yemek pişirmeyi bilmenin dışında finans, pazarlama, insan kaynakları gibi konularda da bilgi ve fikir sahibi olmalısınız.
■ İşinizi sevin, eleştirilere kulak verin
Aşçılık bir zanaattır. Ustalarınızın söylediklerine önem verin. Özellikle aşçılığın ilk yıllarında bolca eleştirilirsiniz. Bunun sizi kırmasına izin vermeyin. Eleştirileri dinleyin ve işinizde daha iyi olmak için kendinizi zorlayın.
Bir de işinizi sevin. Sevmiyorsanız, zor koşullar size daha da dayanılmaz gelecektir. Her yemeğin emek istediğini, çalışma saatlerinin uzunluğunu, aşçılığın dünyanın en anti-sosyal mesleklerinden biri olduğunu ve bir işin sadece tutkuyla yapıldığında değer taşıdığını hiç unutmayın.
Murat Bozok
Reviewed by gastronotunmutfagi
on
Ağustos 25, 2020
Rating:
Hiç yorum yok